Felç geçiren hastalar ne kadar yaşar, sorusunun net bir cevabı yoktur. Hastalık ölümle sonuçlanmayabilir ya da yaşam süresi kişiden kişiye değişebilir. Felç beyin bölgesine kan akışını sağlayan damarlardan bir tanesinin aniden tıkanması ile kan akış hızının yavaşlaması veya tamamen durması ile meydana gelen çok ciddi bir hastalıktır. Felç dünya genelinde kalp rahatsızlığı ve kanser hastalığından sonra ölüme neden olan en ciddi hastalıktır. Felç sonuncunda beyin damarlarından biri aniden yırtılabilir ve kan beyin bölgesinin içerisinden akabilir bu da beyin kanaması diye adlandırılır ve kalıcı hasarlara veya ölüme sebep olabilir. Felç geçiren hastaların, geçirmiş oldukları hastalığa göre yaşam süreleri değişkenlik gösterir. Ani beyin kanaması sonucunda hasta ölebilir ya da kısmi felç sonucunda belirli vücut fonksiyonlarını kaybedip yaşamına devam edebilir. Peki felç geçiren hastalar ne kadar yaşar, ani beyin kanamalarında hasta kısa sürede ölebilir. Kısmi felçler de ise süre yaşa ve felcin derecesine göre değişkenlik gösterir. Vücudunda belli işlevleri kaybetmiş olan bir kişi yaklaşık 15-20 yaşamına devam edebilir. Ama bu konuda bilimsel bir bulgu bulunmamaktadır.

Şeker hastalığı, sigara ve alkol kullanımı, hipertansiyon, yüksek derecede kolesterol gibi faktörler felci tetikleyen sebepler arasındadır. Felç hastalığını 2 başlık altında toplayabiliriz. Bunlardan birincisi beyin kanamasına ve ölüme sebep olabilen felç, ikincisi ise daha çok gerçekleşen ve ölüm ile sonuçlanmayan fonksiyon kaybı felç. Fonksiyon kaybında belli bölgelerde damar tıkanıklığı meydana gelir ve bunlar kalp kaynaklı gerçekleşir. Kalbin içerisinde gerçekleşecek kan pıhtılaşmaları yerinden kopar ve damar yollarını tıkar. Buda felci gerçekleştirir.

Felç için bir başka sebep de beynin tüm bölgelerini sulama görevini üstlenen damarlarda meydana gelen sorunlar. Mesela diyabet aşırı kolesterol ve şeker gibi damar yerini etkileyen ve bozan genetik bir hastalıktır. Büyük çaplı bir damar yolu yavaş tıkanırsa, tıkanmayan damarlar tıkanan damarın beslediği alanı da beslemeye çalışır fakat küçük damarlarda bu işlem gerçekleşmez. Bunun en büyük nedeni de uç damarların tahrip olmasıdır.

Felce neden olan bu ve bunun gibi nedenleri çoğaltabiliriz. Bunların yanında nedeni tespit edilemeyen felçlerden büyük bir yer kaplıyor.

Beyin ve sinir sistemin beslenmedeki yetersiz-düzensizlik nedeniyle meydana gelen felç, sinir hücrelerinin oksijen azlığına ve kan şekeri düzensizliğine dayanımı birkaç dakika ile sınırlandırılır. Herhangi bir nedenle aksama olması durumunda birkaç saniye içinde konuşmada, görmede, anlamada bozulabilir ya da vücudun bir bölgesinde kuvvet düşmesi ya da komple fonksiyon kaybı yaşanabilir. Buda felç geçiren hasta ne kadar yaşar sorunu akıllara getirir.